FİLEYE YAKLAŞMAK - STRATEJİ

Yeni yeni öğreniyor olsam da, içimde bazen durdurulamayan bir istekle bazı baseline ground-stroke'lar sonrası fileye koşmaya başladım. Belki yeni öğrendiğim volley ve half-volley vuruşlarını pratik yapmak isteği de bu yaklaşma koşularını tetiklemiş olabilir, bilemiyorum. Ama tenis hocamın çoğunlukla bana tecrübe ettirdiği gibi fileye yaklaşmak, stratejik olarak şartları oluşmadıkça çok büyük bir hata...

Groundstroke forehand veya backhand drive bir vuruşla rakibi kortun sağına veya soluna itmeden fileye yaklaşmak, rakibe rahat bir passing-shot imkanı veriyor.


Halbuki cross-court bir vuruştan sonra, yani rakibi zorladıktan sonra fileye yaklaşmak çok daha mantıklı çünkü baskı altına almak bir yana rakibin bu zor pozisyonda doğru bir vuruş yapması çok daha zorlaşıyor. Aşağıdaki resimde açılardan bu durum daha rahat anlaşılıyor. Tenis büyük ölçüde rakibi hata yapmaya zorlama oyunu, sabırlı davranmadığından dolayı kaybettiği vuruştan sonra kendine kızan rekreasyon oyuncuları biliyorum :)


Ek bir bilgi olarak, 2000'li yıllara kadar servis sonrası spocular, rakibi hazırlıksız yakalamak ve onlar üzerinde baskı yaratmak için file önüne koşarlarmış. O zamanlar tenis ile pek alakam yoktu ama şimdilerde izlediğim eski youtube videolarında şahit oluyorum buna (Örneğin, Sampras ve Federer -19- Wimbledon final maçı).

O zamandan bu zamana artık bu strateji etkisini yitirmiş gözüküyor, çok nadiren rastlıyorum bu stratejiye.